Boşanma süreci, bir ailenin hukuken sona ermesi anlamına gelse de, duygusal ve psikolojik etkileri yıllarca sürebilecek karmaşık bir dönemdir. Bu süreçte mahkemeler, sadece kanun maddelerine göre değil, tarafların ruh sağlığına ve varsa müşterek çocukların "üstün yararına" göre karar vermek zorundadır. İşte bu noktada, psikolojik raporlar ve sosyal inceleme raporları (SİR) devreye girer.
Mahkeme hakimi, hukuki bilgiye sahip olsa da, insan psikolojisi, çocuk gelişimi veya pedagoji alanında uzman değildir. Bu nedenle, davanın seyrini değiştirebilecek kritik konularda uzman görüşüne ihtiyaç duyar. Bu makalede, boşanma davalarında psikolojik raporların neden istendiğini, süreci nasıl etkilediğini, velayet savaşlarındaki rolünü ve raporlara itiraz yollarını tüm detaylarıyla inceleyeceğiz.
1. Boşanma Davasında Psikolojik Rapor Nedir ve Neden İstenir?
Boşanma davalarında "psikolojik rapor" terimi genellikle mahkeme bünyesinde çalışan veya mahkemece atanan uzmanlar (psikolog, pedagog, sosyal hizmet uzmanı) tarafından hazırlanan Sosyal İnceleme Raporu (SİR) için kullanılır. Ayrıca taraflardan birinin ruhsal rahatsızlığı olduğu iddiası varsa, tam teşekküllü bir sağlık kurumundan "heyet raporu" da talep edilebilir.
Bu raporların talep edilmesindeki temel amaçlar şunlardır:
- Velayetin Belirlenmesi: Çocuğun kimin yanında kalmasının gelişimine daha uygun olduğunun tespiti.
- Kişisel İlişki Düzenlenmesi: Velayeti almayan ebeveynin çocukla ne sıklıkla ve hangi koşullarda görüşeceğinin belirlenmesi.
- Kusur Tespiti: Eşlerden birinin psikolojik şiddet, narsisistik taciz veya öfke kontrol bozukluğu gibi davranışlarının evlilik birliğine etkisinin kanıtlanması.
- Ruhsal Sağlık Durumu: Ebeveynlerden birinin, ebeveynlik yapmasına engel olacak düzeyde bir akıl hastalığı veya madde bağımlılığı olup olmadığının saptanması.
Önemli Not: Hakimler, uzman görüşleriyle bağlı olmasalar da, Yargıtay içtihatları ve yerleşik uygulamalar gereği, aksi yönde çok güçlü bir delil olmadıkça genellikle uzman raporları doğrultusunda karar verirler. Bu nedenle raporlar, davanın "gizli hakimi" gibidir.
2. Sosyal İnceleme Raporu (SİR) Hazırlanma Süreci
Bir boşanma davasında rapor hazırlanması kararı verildiğinde, süreç titizlikle işler. Taraflar çoğu zaman "Uzman bana ne soracak?", "Çocuğumla nasıl konuşacaklar?" gibi endişeler taşır. Süreç genellikle şu adımları izler:
A. Uzman Görüşmeleri
Mahkeme pedagogu veya psikoloğu, her iki ebeveynle ayrı ayrı görüşmeler yapar. Bu görüşmelerde;
- Ebeveynlerin yaşam koşulları,
- Çocuğa bakış açıları ve ebeveynlik becerileri,
- Diğer ebeveyn hakkındaki tutumları (çocuğu diğerine karşı doldurup doldurmadıkları),
- Gelecek planları ve çocuğa sunacakları imkanlar sorgulanır.
B. Çocukla Görüşme ve Gözlem
Çocuğun yaşına uygun yöntemlerle (oyun terapisi, resim çizdirme veya doğrudan mülakat) çocuğun duygu ve düşünceleri analiz edilir. Uzman, çocuğun hangi ebeveynle daha güvenli bir bağ kurduğunu anlamaya çalışır. Çocuğun "idrak çağı"nda (genellikle 8 yaş ve üzeri) olması durumunda, kendi tercihi de büyük önem taşır.
C. Ev İncelemesi
Gerekli görüldüğü takdirde uzmanlar, tarafların yaşadıkları evleri ziyaret eder. Çocuğun kendine ait bir odası olup olmadığı, evin fiziksel koşulları, hijyen durumu ve evdeki diğer bireylerin (büyükanne, dede vb.) çocukla ilişkisi yerinde gözlemlenir.
3. Velayet Davalarında Raporun Hayati Önemi: "Çocuğun Üstün Yararı"
Boşanma davalarının en çekişmeli kısmı şüphesiz velayettir. Hukuk sistemimizde velayet düzenlemesinde tek ve mutlak kriter "Çocuğun Üstün Yararı" ilkesidir. Psikolojik raporlar, bu yararın nerede olduğunu bilimsel verilerle ortaya koyar.
Raporlarda velayet konusunda şu kriterler belirleyicidir:
- Duygusal Bağ: Çocuk hangi ebeveynle daha derin ve sağlıklı bir bağa sahip?
- Süreklilik ve İstikrar: Çocuğun okul, çevre ve düzeninin bozulmaması için hangi evde kalması daha uygun?
- Bakım Becerisi: Hangi ebeveyn çocuğun fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarını (beslenme, eğitim, sevgi) daha iyi karşılayabilir?
- Diğer Ebeveyni Destekleme: Velayeti alacak ebeveyn, çocuğun diğer ebeveynle görüşmesini destekliyor mu, yoksa engelliyor mu? (Ebeveyn Yabancılaştırma Sendromu burada devreye girer).
- Kardeşlerin Durumu: Kardeşlerin birbirinden ayrılmaması ilkesi gereği ortak bir çözüm aranır.
Ebeveyn Yabancılaştırma Sendromu (PAS) ve Raporlar
Son yıllarda raporlarda sıkça karşılaşılan bir durum da bir ebeveynin çocuğu diğerine karşı "silah" olarak kullanmasıdır. Eğer uzman, annenin veya babanın çocuğu diğer tarafa karşı manipüle ettiğini, korkuttuğunu veya nefret aşıladığını tespit ederse, bu durum velayetin kaybedilmesine neden olabilir. Çünkü çocuğu diğer ebeveyne düşman etmek, "duygusal istismar" olarak kabul edilir.
4. Psikolojik Şiddetin İspatında Raporların Gücü
Boşanma sebeplerinden biri olan "şiddet" sadece fiziksel değildir. Duygusal baskı, aşağılama, yok sayma (gaslighting) veya ekonomik şiddet gibi durumlar fiziksel iz bırakmaz, ancak ruhsal izler bırakır.
Mahkeme sürecinde mağdur eş, yaşadığı travmayı ispatlamakta zorlanabilir. Bu noktada psikolog veya psikiyatrist raporları devreye girer. Eğer kişi, evlilik birliği içindeki davranışlar nedeniyle depresyon, anksiyete veya travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) yaşıyorsa, bu durum uzman raporuyla belgelenebilir.
Bu raporlar:
- Maddi ve Manevi Tazminat: Kusurlu tarafın belirlenmesinde ve tazminat miktarının artırılmasında rol oynar.
- Uzaklaştırma Kararı: 6284 sayılı Kanun kapsamında şiddet uygulayan eşin evden uzaklaştırılması için güçlü bir dayanak oluşturur.
5. Raporlara İtiraz ve Hukuki Haklar
Hazırlanan Sosyal İnceleme Raporu veya psikolojik değerlendirme her zaman tarafları memnun etmeyebilir veya maddi hatalar içerebilir. Uzmanın taraflı davrandığı, yeterli inceleme yapmadığı veya bilimsel kriterlere uymadığı düşünülebilir.
Bu durumda tarafların rapora itiraz etme hakkı vardır. İtiraz sürecinde şunlar talep edilebilir:
- Ek Rapor Talebi: Uzmanın değinmediği veya eksik bıraktığı noktaların aydınlatılması için aynı uzmandan ek rapor istenebilir.
- Yeni Bilirkişi Talebi: Mevcut raporun hükme esas alınamayacak kadar çelişkili veya yetersiz olduğu iddia edilerek, farklı bir uzmanın dosyayı incelemesi talep edilebilir.
- Özel Bilirkişi Mütalaası: Taraflar, mahkemenin atadığı uzman dışında, kendi seçtikleri bağımsız uzmanlardan bilimsel görüş alarak mahkemeye sunabilirler. Bu, mahkeme raporundaki hataları çürütmek için etkili bir yöntemdir.
6. Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Kullanıcıların zihnindeki en temel soruları netleştirmek, sürecin anlaşılmasına yardımcı olacaktır.
Psikolojik rapor boşanma davasını ne kadar uzatır?
Raporun hazırlanması mahkemenin yoğunluğuna ve uzmanın iş yüküne göre değişmekle birlikte, genellikle dosyanın uzmana tevdi edilmesinden itibaren 1 ila 3 ay arasında sürer. Bu süre, davanın toplam süresini etkileyen önemli bir faktördür.
Çocuk pedagogla görüşmek zorunda mı?
Evet, velayet çekişmesi olan davalarda çocuğun görüşünün alınması ve ruhsal durumunun analizi yasal bir zorunluluktur. Ancak bu görüşme, çocuğu travmatize etmeyecek şekilde, "adli görüşme odaları"nda (AGO) ve sivil kıyafetli uzmanlar eşliğinde, sohbet havasında yapılır.
Eşimin deli olduğunu iddia ediyorum, ne yapmalıyım?
Eşinizin akıl sağlığının yerinde olmadığını ve bu durumun evliliği çekilmez kıldığını veya çocuğa zarar vereceğini iddia ediyorsanız, mahkemeden eşinizin tam teşekküllü bir devlet hastanesine veya adli tıp kurumuna sevk edilmesini talep etmelisiniz. Özel doktor raporları tek başına yeterli delil sayılmaz, resmi kurum raporu şarttır.
Pedagog raporu kesin karar mıdır?
Hayır. Pedagog veya sosyal hizmet uzmanının raporu "takdiri delil" niteliğindedir. Son kararı hakim verir. Ancak hakimler, uzmanlık gerektiren bu konuda rapordaki tespitlere büyük önem verir ve gerekçesiz olarak raporun aksine karar vermezler.
7. Haklılığın Bilimsel Tespiti
Boşanma davalarında psikolojik raporlar, sadece birer kağıt parçası değil, bireylerin ve çocukların geleceğini şekillendiren yol haritalarıdır. Tarafların birbirine yönelik "iyi anne değil", "sorumsuz baba", "psikolojisi bozuk" gibi soyut iddiaları, bu raporlar sayesinde somut bir zemine oturur veya çürütülür.
Sürecin sağlıklı yürütülmesi için uzmanlarla yapılan görüşmelerde dürüst, sakin ve çocuk odaklı olmak en doğru stratejidir. Unutulmamalıdır ki; mahkemenin ve uzmanların nihai amacı, tarafların egosunu tatmin etmek değil, krizden en çok etkilenen çocuğun fiziksel ve ruhsal sağlığını korumaktır.
Eğer bir boşanma sürecindeyseniz ve psikolojik rapor aşamasına gelindiyse, bu süreci bir "sınav" olarak değil, çocuğunuzun ve kendinizin ihtiyaçlarının doğru anlaşılması için bir "fırsat" olarak görmelisiniz.